Deneyimlerinizi Blogunuza Aktarın

Açıklayıcı bir makale ya da aydınlatıcı bir kılavuz yazmak, okurları bilgilendirmek önemlidir. Ancak bunu yaparken fazla didaktik bir havaya bürünmek, öğretici olmaya çalışırken "öğüt verici" görünmek tehlikesi söz konusudur. Kendi deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki öğüt almak hiç de eğlenceli, enteresan bir iş değildir. Bu yazıda, yazdıklarımızı kuru ciddiyetten, "öğreten adam" havasından nasıl kurtarabileceğimiz üzerine duruyorum.

Deneyimlerinizi Aktarın
Kişisel deneyimleriniz, başınızdan geçenlerin size öğrettikleri her zaman önemlidir ve yazdıklarınızın sıkıcı olmaya başladığını hissettiğiniz noktada imdadınıza yetişirler. Söylediklerinizin kendi deneyimlerinize dayanması, sizin işinize yaramış ipuçlarını başkalarıyla paylaşıyor olmanız yazınızı sıkıcı olmaktan kurtaracağı gibi inandırıcılığını da artıracaktır. O nedenle arada sırada kendinizden bahsetmenin, öğrendiklerinizi paylaşmanın önemini küçümsemeyin derim.

Görsellerinizi Yaratıcı Biçimde Kullanın
Zaman ve emek vererek oluşturduğunuz bir yazıya görsel seçerken acele etmeyin. Hattâ görsel seçme işini blog postu yazdıktan sonra bir bardak çay eşliğinde arkanıza yaslanarak gerçekleştirdiğiniz bir eğlenceye dönüştürmeyi bile deneyebilirsiniz. Doğru ve yaratıcı görsel seçimi gönderinize çok şey katacaktır. Kendi arşivinizin yanı sıra Flickr gibi kaynaklarda küçük araştırma turları da yapabilirsiniz (bu gibi durumlarda sahibinin görseli kullanmanıza izin verip vermediğini kontrol etmeyi ve kaynağa atıfta bulunmayı unutmayın). Belki görsel seçimini tamamladıktan sonra neden o görseli seçtiğinizi birkaç cümleyle blog postunuza ekleyerek görsellerinizle yazınız arasındaki ilişkiyi güçlendirmeyi de deneyebilirsiniz.

"Dış" Etkenlerden Yararlanın
Televizyon, radyo, gazete gibi internet dışı kaynakları, komşularınızın ya da ailenizin başından geçen ilginç hikâyeleri de yazılarınızda kullanabilirsiniz. Bu türden "dış" etkenler, okura, yazının "bir insan tarafından başka insanlar için yazılmış" olduğu gerçeğini hatırlatacaktır. Zaman zaman izlediğiniz bir sinema filminden, dinlediğiniz bir parçadan esinlendiğinizi açıklamanız (ya da yazının sonuna "bu yazı yazılırken falanca parçayı dinliyordum" gibi ifadeler eklemeniz) okurlarınızın sizi daha iyi tanımasına ve sizinle iletişime geçmesine yardımcı olacaktır.

Bu türden kişisel deneyimlerinize yer verdiğiniz yazılar belki arama motorlarında üst sıralara oynamazlar, ama okurlarınızla kuracağınız ilişkinin sağlamlaşmasına, okurlarınızın kendi deneyimlerini aktarmak konusunda daha istekli davranmasına yardımcı olurlar.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder